Uykusuzluk Rahatsızlığı ve Yöntemi
Uykusuzluk Rahatsızlığı ve Yöntemi
Gündelik yaşamın koşuşturmasında ve baskısında oluşan uykusuzluk rahatsızlığı sıklıkla gözden kaçırılmakta fakat bilim adamları, az zamanlı da olsa uyku rahatsızlıklarının genetikleşebildiğinden bahsediyor. Çünkü uykuya geçememe “stres”, erken uyanma ise “depresyon” belirtisi olarak belirtiliyor. İnsanlarda sürekli rastlanan uyku rahatsızlıkları hayat kalitesini kötü yönde etkileyerek önemli sağlık problemlerine sebep olabilir. Kronik uykusuzluk nedenleri içinde psikolojik rahatsızlıklar, organik sorunlar veya ilaçlar bulunuyor. Uykusuzluk bize üç şekilde görünebilir. İlki; uykuya geçme esnasında sürenin uzaması ya da uyuyamama, diğeri uykuya geçtikten kısa zaman sonra kalkıp daha sonra uykuya tekrar dalmada güçlük yaşama yani uykuyu devam ettirmek de sorun olması, sonuncusu da bireyin uykuya geçmesinde ya da uykuyu devam ettirmesinde bir sorun olmazken sabah erken vakitlerde kalkması ve bir daha yatamamasıdır.
Günlük Egzersizlerin Uykuya Etkisi?
Uykusuzluk problemi yaşamamak için genellikle gündelik uğraşların arasına hareketli aktiviteler de yerleştirilmeli. Hareket esnasında güç kaynağı olan yapı bölünür, bir takım bildiğimiz hormon dışarı çıkar ve bu yapı gidip beyinde gerekli yerlere tutunarak uyku hissimizin başlamasını sağlar. Kahvenin uykuyu giderme gücü (kafein) bu yerlere bağlanmasına engel olarak gerçekleşir. Sportif faaliyetlerin uyku vaktine yakın gerçekleştirilmesinden uzaklaşmak lazımdır. Bunun sebebi bu defa bünyedeki otomatik sinir sistemini uyararak tam tersi bir etkiyle karşılaşıp var olan uykuyu kaçırmasıdır.
Uyunan Yerin Etkisi
Bünyenin sıcaklığının azalması uykuya dalmayı çabuklaştırır ve bu derin uykuyu tetikler. Bu sebeple yatak odalarının sıcaklığı öbür odalara göre daha az ısıda olmalıdır. Buna ilave olarak uykudan evvel sıcak bir duşa girmek vücut sıcaklığını azaltmaya son derece fayda edecektir. Uykuyu sağlayan en mühim hormon olarak kabul gören melatonin salgını ışıksız ortamda başladığı için yatmaya yakın ışıkları tamamen kapatmak uykuya dalmamızı çabuklaştıracaktır. Yattığımız baza ve yastıkların belli aralıklarla değiştirilmesi de uykunun faydasını pozitif yönde etkileyecektir.
Uykuya Kolay Dalma Yöntemleri
Uykudan evvel gözlerimizi rahatsız edecek ve uyku giderecek hallerden şiddetle kaçınılmalıdır. Özellikle akıllı telefon, laptop ve TV gibi cihazları kullanmamalı, kullanıyorsak da parlaklığını azaltmalı ve gözlerimiz için daha uygun bir hale geçmek son derece önemlidir. Baza içerisinde bazı şeyler okumak veya başka uysallaştırışı, yatıştırıcı hareketlerde bulunmak, uykuya dalmayı kolaylaştıracaktır. Gün içerisinde yenilen ve içilen besinlerin çok yağlı olmaması ve bünyeyi yormayacak daha hafif şeylerle vücudumuzu iyi halde bulundurmak lazımdır. Uyku getiren çayları da denemek uyku kalitesini etkileyecektir. Onun için mutlaka sağlıklı gıdaların yenilmesi lazımdır. Sabah saatleri içerisinde bünyenin bitap düşmesi, bitkin olması ve uyku ihtiyacının meydana gelmesi mühimdir
Hangi Vakitler Uyku İçin En Doğrusudur?
Uykuyu basitleştiren ve uyku-uyanıklık döngüsünü oluşturan Melatonin fizyolojik maddesinin, gece vakitlerinde salgılanmaya başlar ve gece iki ile üç arası saatlerine kadar da çoğalarak salgılanmaya devam eder. Üstelik protein inşası ve hücre artırımını gerçekleştiren büyüme maddesi gece on ikide en yukarı seviyeye çıktığında, en geç saat on birde uykuya mutlaka dalınmalıdır. İçeride çok fazla lamba olması, TV izleme ve diğer elektronik cihazlar gibi dış unsurlar, melatonin salgısını bitirerek, bu yapının dengesini bozar. Sabah saat altı itibarıyla kortizol ve adrenalin maddelerinin salgılanması aşırı yükseldiğinden, uyku hissiyatı ve almışlığı oluşmaz. Fakat günün öbür zamanlarına göre de daha değersiz olduğu kabul edilen ve uykuya yönelimli öğle vakitlerinde, derin ve kısa bir uyku zamanından meydana gelem otuz dakikalık bir gün içi uykusu da vücut için çok faydalıdır.