Nefes Açlığı ve Çözüm Yolları

Nefes açlığı son zamanlarda kişilerin oldukça fazla duyduğu psikolojik rahatsızlıklardandır. Kişiler son zamanlarda bu teşhis ile karşılaşmış olabilirler. Bu rahatsızlığın tanımı kişilerin aşırı nefes alma ihtiyacının olmasıdır. Kişiye aldığı nefes yetmez ve kişi sık sık nefes alma ihtiyacı duyar. Üstelik aldığı her nefesi derinden alır ve kendisini oksijene doyurmak ister. Ancak bu durumun kaygı ile bir ilişkisi vardır. Bu nedenle kişinin önce kaygı kelimesinin anlamını ve neden oluştuğunu bilmesi gereklidir. Kişinin hangi durumlarda kaygılandığı ve bunun ne zaman bir sorun haline geldiği oldukça önemlidir. Kaygı nefes açlığını en çok tetikleyen durumdur bu nedenle kişilerin bu durum hakkında bilgi sahibi olması gerekir.

Kaygı Neden Olur?

Kaygı genel olarak kişilerin, kendisine bir tehdit olarak algıladığı durumlara karşı vermiş olduğu duygudur. Güncel hayatta meydana gelen problemlerle baş etmeyi sağlar ve kaygı duymak kişilerin daha çabuk karar vermesine yol açar. Bu nedenle kaygı duymak her zaman sanıldığı gibi kötü değildir. Ancak nefes açlığı durumu kaygıdan dolayı meydana gelen bir durumdur. Kişinin günlük hayatta duyduğu kaygılar genel olarak az olur ve daha rahat bir şekilde üstesinden gelinebilir.

Kaygı Ne Zaman Sorun Oluşturur?

Eğer kaygı sürekli artıyor ve kişinin sorunları artık büyük bir hal alıyorsa bir sorun haline geliyor demektir. Kaygı hisseden kişi kendisini sıklıkla huzursuz ve bunalımlı bir dönem içerisinde hissediyorsa bir problemdir. Kişi eğer nefes alıp vermesine daha çok dikkat ediyor ve nefes açlığı yaşıyor ise anksiyete teşhisi konulur. Kişi her şeyi tehdit olarak algılar ve kendisini her şeyden koruma ihtiyacı duyar.

Anksiyete Belirtileri

Anksiyete teşhisi konmuş olan kişiler genellikle endişe duyarlar ve bu endişe hissini üstlerinden atamazlar. Bir durumdan endişe ederken kişinin vücudunun verdiği fiziksel tepkilere anksiyete adı verilebilir. Bu probleme sahip olan kişiler kendilerini yorgun hissederler ve kaslarında bir güç eksikliği duyarlar. Ayrıca kulağın çınlaması, kalpte meydana gelen çarpıntı hissi ve baş dönmesi de anksiyetenin belirtileri arasında yer alabilmektedir. Kişi kendisinin nefessiz kaldığını düşünür ve daha derin nefes almaya ihtiyaç duyduğunu düşünür. Nefesinin yeterli olduğunu düşünmeyen kişiler nefes açlığı problemi ile karşı karşıya kalırlar.

Nefes Açlığı

Kişinin endişe duyduğu anda vücudu kaçmak ister ya da mücadele etmeyi düşünür. Bu nedenle de vücut kendi içerisinde bir tepki verir. Eğer kişi kendisini endişeli hissettiğinde daha fazla nefes alma ihtiyacı duyuyor ise nefes açlığı vardır denilebilir. Bu durumda kişi daha derin bir nefes almak ister ve oksijenin kendisine yetmediğini düşünür. Göğsün sıkışması ve kişinin kaslarının kasılması da bu durumun bir sonucu olabilir. Tüm bunlar kişiye yeniden endişe verir ve kişi bir döngünün içerisine girer.

Nefes Açlığı Nasıl Çözülür?

Nefes açlığı ve çözüm yolları oldukça kolaydır, kişinin öncelikle bunu istemesi ve mücadele vermesi gereklidir. Kişinin öncelikle anlık olarak sorunları çözmesi gereklidir. Bunun için geçmişte yaşadığı deneyimlerden dolayı endişe etmesi ve o an olacak olanı kabullenmesi oldukça önemlidir. Odaklanmak nefes açlığının çözümünde önemli bir yer tutar. Kişinin odaklanması ve bütün duyu organlarını aynı anda çalıştırması gereklidir. Bulunduğu yerdeki ısıyı hissetmesi ve gördüğü her nesneyi fark etmesi endişe anında faydalı olacaktır. Vücudun verdiği tepki keşfedilmelidir ve bu tepki ile mücadele edilmesi lazımdır. Kişi bu tepkinin geçeceğine inanmalı ve güzel şeylerin olacağını düşünmelidir.